Teneke Müzesi | Türk Teneke Ambalaj Tarihçesi | Türkiye’deki Teneke Matbaaları
15969
page,page-id-15969,page-template-default,ajax_fade,page_not_loaded,,vertical_menu_enabled,no_animation_on_touch,paspartu_enabled,paspartu_on_top_fixed,paspartu_on_bottom_fixed,vertical_menu_inside_paspartu,side_area_uncovered_from_content,qode-theme-ver-7.4,wpb-js-composer js-comp-ver-4.5.2,vc_responsive
 

Türkiye’deki Teneke Matbaaları

 

Türkiye’de taş baskı yapan ilk teneke matbaasının 1920’li yılların sonunda Topçular No.104 Galata, İstanbul adresinde Abajoli tarafından kurulduğu tahmin edilmektedir. Söz konusu tesisin 1950’li yıllarda Fahriye Tekand tarafından satın alınıp çalıştırıldığı söylenmektedir. Fahriye Tekand’ın kurduğu şirketin ilk ismi Teneke Üzerine Tab İşleri olup adresi Demirciler No.7-9 Galata, İstanbul’dur. Daha sonra şirketin adı FA-TEK Ambalaj ve Ticaret Ltd. Şti. olarak değiştirilmiştir. Şirketin 1960’ların başında faaliyetine son vermesinin ardından Fahriye Tekand, 1962 yılında tesisi damadı Nurullah Gezgin’e devretmiştir. Nurullah Gezgin ise 1966 yılında Hilal Ambalaj’ı kuruncaya kadar tesisi çalıştırmamıştır. 1971 yılına ait İSO Adres Kitabı’nda aynı adreste, “Nur Ambalaj Sanayii Nurullah Gezgin ve Ortakları Adi Kom.” adlı şirketin faaliyete geçtiği görülüyor. Bu şirketin faaliyet konusu da teneke üzerine baskı olduğundan, FA-TEK firmasının adının Nur Ambalaj olarak değiştirildiği anlaşılmaktadır.¹

 

1 İSO Meslek Grubu Listesi (1962); Türkiye Sanayicileri İmalatçıları Rehberi (1965); İSO Adres Kitabı (1971).

 

Daha sonra, 1931 yılında İstanbul Ortaköy Muallim Naci Caddesi No.107 adresinde Moiz Gabay ile Yani Küpeli’nin ortak olarak kurduğu taş matbaa devreye girmiştir. Bu tesis 1938 yılından sonra Ortaköy Litoğraflı Teneke Kutu Fabrikası, 1957 yılından sonra Küpelis Litograflı Teneke Kutu Fabrikası, 1970’li yıllarda ise Boğaziçi Teneke Kutu Fabrikası adıyla aynı adreste faaliyetine devam etmiştir. Matbaanın haricinde içinde kutu atölyesinin bulunduğu bu tesise daha sonra ne olduğuna dair bilgi bulunamamıştır.¹

 

İstanbul’da kurulan üçüncü tesis ise 1938 yılına ait İstanbul Telefon Rehberi’nde bulunan bilgilere göre Ahmet Nüzhet Doğan Teneke Basımevi’dir. Tomruk Sokak No.66 Tahtakale, İstanbul adresinde gözüken bu firma ile ilgili başka bir bilgiye ulaşılamamıştır.
Daha sonra kurulan bir diğer matbaa tesisi ise, 1949 yılında Yasef (Yusuf) Orbak ile ortağı Hiristo Peskos’un Mahkemealtı Caddesi No.38-42 Balat, İstanbul adresinde kurduğu matbaa tesisidir. Hiristo Pesko ayrıldıktan sonra şirketin ismi “Balat Basımevi Yusuf Orbak” olmuş ve Keresteci Şakir Sokak No.6 Balat adresine taşınmıştır. Bu tesis 1984 yılı civarına kadar çalışmış ve sonra kapanmıştır.

 

1952 yılında Avadis M. Tiryaki Halıcıoğlu, Bademli Caddesi No.71-89 adresinde bir matbaa kurmuştur. Bu tesisin 1968 yılına kadar aynı adreste faal olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. 1968 yılından sonra aynı adreste önce Aram Kibar, daha sonra da Haliç Matbaası olarak 1980’li yıllara kadar faaliyetini sürdürmüştür.²

 

1 Türk Ticaret Rehberi (1945); İSO Meslek Grupları Listesi (1962); Türkiye Sanayicileri İmalatçıları Rehberi (1965); Türkiye Sanayi Rehberi (1967); İSO Adres Kitabı (1971).
2 İSO Meslek Grubu Listesi (1962); Türkiye Sanayicileri İmalatçıları Rehberi (1965); Türkiye Sanayi Rehberi (1967); İTO Ambalajın Ticari Önemi (1968); Yusuf Tolon ve Yel Teneke’den alınan bilgi.

 

tnk-matbaa-1Gözen Basımevi.

 

Yako Granti ile Bensiyon (Mişon) Morhayim, 1956 yılında Kasımpaşa Bahriye Caddesi, Akarcası Sokak No.20, İstanbul adresinde, Lito Teneke Matbaası adıyla İstanbul’un altıncı taş baskı yapan matbaa tesisini kurmuşlardır. 1960 yılında yaşanan grev nedeniyle bu tesis bir süre kapalı kalmış ve sonra el değiştirerek Lito Teneke Matbaası, Samuel Kohen, Presente Ovadya ve Marko Çiçikata Kolektif Şirketi adıyla yeniden faaliyete geçmiştir. Daha sonra Nesim Kohen tarafından Litosan Teneke Matbaası adıyla çalıştırılan tesis, 1980’li yılların ortalarına kadar aynı adreste faaliyet göstermiştir.¹

 

1957 yılında Baçkar Sokak No.26 Hasköy, İstanbul adresinde Yasef Şaban’ın kurduğu matbaa hattı hakkında fazla bir bilgiye ulaşılamamıştır. Bu tesisin 1967 yılına faal olduğu bilinmektedir, ancak daha sonra ne olduğu öğrenilememiştir.²

 

İstanbul’da kurulan son taş matbaa ve kafes fırınlı tesis 1962 yılında Haykuhi Azar’ın Halıcıoğlu Bademcik Caddesi No.25 adresinde kurduğu matbaadır. Haykuhi Azar’ın vefatından sonra Mihban Berkkaş ile H. Atamoğlu ve Ortakları, tesisi Kumbarahane Cad. No.53 Halıcıoğlu’na taşımış ve Azar Ofset Teneke Matbaası adıyla çalıştırmıştır. 1964 yılında Mihban Berkkaş, ortağı H. Atamoğlu’ndan ayrılarak Artin Boyacıoğlu ile ortak olmuştur. Matbaa tesisinin adı da Maden Ofset olarak değişmiştir. Daha sonra bu matbaa 1970 yılında Berç ve Harutyan Özbıyıklıyan’a miras olarak geçmiş ve Esenler Yolu No.5 Bayrampaşa adresine taşınmıştır. Bu adreste 1978 yılından itibaren Sürat Teneke Matbaası adıyla çalışmaya başlanan matbaa, 1980 yılında Atıl Ambalaj’ın Topçular, Uzak Çiftlik Sokak No.1/B Eyüp adresine taşınmıştır. Tesis, Berç Özbıyıklayan yönetiminde 2014 yılı Nisan ayına kadar faaliyetine devam etmiştir. Atıl Ambalaj’daki matbaa ve kafes fırın, taş baskı ve kafes fırının Türkiye’deki son örneğiydi. 1980 yılına doğru kapanan taş baskı yapan İstanbul tesislerinden bazıları Anadolu’daki kutu firmalarına satılmıştır.
1951 yılına kadar teneke matbaaları yalnız İstanbul’da bulunuyordu. İstanbul dışında faaliyete geçen ilk teneke matbaası, 1951 yılında İzmir’de kurulan Gözen Basımevi’dir. Bunu 1955 yılında, yine İzmir’de bulunan Makik Masura takip etmiştir. 1967 yılında kapasitesini ve kalitesini arttırmak isteyen Gözen, arkasında kafes fırın olan bir ofset baskı makinesi almıştır. Gözen Basımevi 1980, Makik ise 1983 yılına kadar faaliyetine devam etmişlerdir. İzmir’de kurulan modern matbaa hatları ile rekabet edemedikleri için faaliyetlerini durdurup tesisleri satmışlardır. Makik Masura, matbaa tesisini Yel Teneke’ye satmıştır.

 

Türkiye’nin ilk modern ofset baskı hatları ise, 1955 yılında Tasaş’ta işletmeye alınan, Alman malı ve tek renkli Mailänder baskı hattı ile Metal Kapak’taki baskı hattıdır. 1960’lı yıllarda teneke ambalaj tüketimine paralel olarak ofset matbaaların sayısı da artmaya başlamıştır. Ofset matbaanın en büyük özellikleri çeşitliliğe imkân vermesi, baskı kalitesinin yüksek olması ve arkasındaki kontinü fırın sayesinde çok daha hızlı olmasıdır. Ofset teneke matbaası yapan ülkeler ve bu ülkelerdeki üretici firma sayısı hep az olmuştur. Belli başlı ülkeler İngiltere, Amerika ve Almanya gibi teknolojide ileri ülkelerdir. Daha sonra bu ülkelere Japonya da katılmıştır. Çin’in dünyaya açılmasından sonra Çin’de teneke matbaası ve fırını ihraç etmeye ve özellikle Uzak Doğu pazarında çok etkili olmaya başlamış.
İzmir’de, arkasında otomatik laklama makinesi ve kontinü fırını olan ilk modern ofset teneke matbaası, 1971 yılında Botaş firmasında kuruldu. Tek renkli matbaa makinesi Crabtree, laklama makinesi Ratcliff, fırın ise Ballard markaydı ve bütün hat İngiliz malıydı.

 

1970’li yılların başından itibaren modern matbaa hatlarının Türkiye’ye gelmesi çok hızlandı. Büyük firmaların yanında orta büyüklükteki firmalarda matbaa tesisi kurmaya başladılar. Dünya’da bazı ülkelerde yalnız teneke üzerine baskı yapan büyük tesisler vardır. Bu tesisler o ülkedeki teneke ambalaj üreticilerine hizmet verirler. Aynı 1930-1970 yılları arasında faaliyet gösteren Türkiye’deki matbaaların, bütün teneke ambalaj üreten firmalara hizmet verdikleri gibi. Bunun avantajı:

 

• Zaten temininde sıkıntı yaşanan matbaa ustası ve yardımcılarından daha fazla faydalanılması,
• Yeni eleman yetiştirilmesinin daha kolay olması,
• Yapılan yatırımın geri dönüş süresinin daha kısa olması,
• Mürekkep, lak ve diğer maddelerin alımı yüksek tonajlarda yapılacağı için daha uygun fiyatlarla almalarının yapılabilmesidir.

 

1 İSO Meslek Grubu Listesi (1962); Türkiye Sanayicileri İmalatçıları Rehberi (1965); Türkiye Sanayi Rehberi (1967); İSO Adres Kitabı (1971).
2 Türkiye Sanayi Rehberi (1967).

 

tnk-matbaa-2Metalstar 1 

 

Türkiye’de bu sistem, 1970’li yıllardan sonra pek tercih edilmemiştir. Her tesis kendi matbaa ve laklama hattına sahip olmak istemiştir. Yatırım imkanı kısıtlı olan küçük firmalar bile ikinci el hatlar satın almak yoluna gitmişlerdir. O dönemde piyasaya fason baskı yapan tesislere baskı yaptırmak yerine, ikinci el matbaa hattı almanın ülke ve satın alan firmalar açısından dezavantajları şunlardır:

 

• İkinci el hatların eski model olması,
• Eski model hatların düşük hızlı hatlar olması,
• Matbaa hatları eski teknolojilerle üretilmiş olduğundan hız, baskı kalitesi ve verimlilik açısından büyük dezavantajlarının olması,
• Türkiye ‘ye kısa sürede çok matbaa hattı gelmesi ve bunun sonucu olarak kalifiye usta ve teknik eleman bulunamaması nedeniyle düşük vasıflı elemanların bu hatları çalıştırması,
• Küçük firmalarda baskılı levha ihtiyacının az olması nedeniyle matbaa hatlarının kapasite kullanım oranının çok düşük olması,
• Banka kredisi ile yatırım yapan firmaların çok yüksek faiz ödemeleri sonucu sıkıntıya girmeleri,
• Bütün bu nedenlerle mali sıkıntıya düşüp kapanan firmalar da olmuştur.

 

Türkiye’de günümüzde yalnız baskı ve laklama işi yapan dört firma vardır. Bunlardan İstanbul Metal Ofset, İstanbul Kontensan ve Mavi Ofset İstanbul’da, Metpak ise Kocaeli’nde faaliyet göstermektedir.

 

Türkiye’de uzun yıllar boyunca Crabtree ve Mailänder matbaaları yaygın olarak kullanılmıştır. Crabtree hatların arkasında genelde Ballard ve Wellman fırınlar, Mailänder hatların arkasında ise en kaliteli fırın olarak kabul edilen LTG fırınlar olmuştur. Daha sonraları ise önce Çin malı matbaalar, ardından bir dönem, kullanılmış ikinci el matbaalar ve yine Çin malı fırınlar ithal edilmiştir.

 

Türkiye’ye yeni teknolojiye sahip, modern baskı hatlarının gelmeye başlaması, ancak 2000’li yılların başında mümkün olabilmiştir. Bunların ilki, 2003 yılında Şimşek Ambalaj’ın getirdiği UV mürekkep ve silver lak kullanan Alman Bauer+Kunzi firmasının MetalStar-I model dört renkli matbaa hattıdır. Bunu 2005 yılında Öntaş firmasının getirdiği, aynı özelliklere sahip MetalStar-II takip etmiştir. İlerleyen yıllarda çeşitli firmalar 4 ve 6 renkli Spring ve Crabtree Fastready marka yeni matbaa hatları getirmişlerdir.

 

MetalStar matbaa makineleri, KBA firmasının kâğıt için ürettiği matbaa makinelerinin teneke basacak şekilde değiştirilmiş halidir. Spring matbaa makineleri ise, yine Bauer+Kunzi firmasının ürettiği Man-Roland kâğıt matbaa makinelerinin teneke üzerine baskı yapabilecek hale getirilmiş modelleridir. Ancak 2003 yılında KBA firması Bauer+Kunzi firmasını satın almış ve bir süre sonra Spring modelinin üretimini durdurmaya karar vermiştir.
1950’li yıllarda Batı ülkeleri ile Türkiye arasında teknolojik olarak 60-70 yıllık fark varken 2000’li yıllarda teknolojik olarak hiç fark kalmamıştır. 1950’li yıllarda bir matbaa hattında çok düşük hızda bile 10 kişi civarında işçi çalışırken, bugünkü modern ve hızı 7000 levha/saat olan matbaa hatlarında en fazla 3 kişi çalışmaktadır. Son yıllarda yapılan yeni yatırımlarla Türk teneke ambalaj sanayisi, modern baskı hatları yönünden birçok Avrupa ülkesini geçmiş ve baskı kalitesi yönünden ileri ülkelerin seviyesine çok yaklaşmıştır. Tüm teknolojik gelişmelere rağmen Türk teneke baskı sektörünün en büyük sorunu, tahsilli teknik eleman temininde yaşanan sıkıntılardır.

 

prev book next